Kamu Sektöründe Risk Değerlendirmesi Nedir?

Kamu Sektöründe Risk Değerlendirmesi Nedir?
Yazı Özetini Göster

İşyerlerinde güvenliği sağlamak ve çalışanların sağlığını korumak, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun temel hedeflerinden biri. Bu kapsamda, kamu sektöründe yaklaşık 5 milyon memur ve işçiyi kapsayan risk değerlendirmesi, tehlikelerin belirlenmesi ve risklerin azaltılması için zorunlu bir süreç. İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Değerlendirmesi Yönetmeliği’ne göre, risk değerlendirmesi, işyerinde mevcut ya da dışarıdan gelebilecek tehlikelerin tanımlanması, analiz edilmesi, derecelendirilmesi ve kontrol önlemlerinin belirlenmesi anlamına geliyor. 22 Eylül 2025 itibarıyla, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 2025/3 sayılı Genelgesi, kamu işyerlerinde bu sürecin daha etkin uygulanmasını zorunlu kıldı. Peki, risk değerlendirmesi nasıl yapılır, kimler tarafından yürütülür ve hangi aşamalardan oluşur? İşte güncel bilgilerle kamu sektörü odaklı detaylı bir rehber…

Risk Değerlendirmesi Nedir?

Yönetmelik’te risk değerlendirmesi, “İşyerinde var olan ya da dışarıdan gelebilecek tehlikelerin belirlenmesi, bu tehlikelerin riske dönüşmesine yol açan faktörler ile tehlikelerden kaynaklanan risklerin analiz edilerek derecelendirilmesi ve kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması” olarak tanımlanıyor. Kamu işyerlerinde (MEB okulları, hastaneler, belediyeler), bu süreç, fiziksel (kaygan zemin), kimyasal (dezenfektanlar), ergonomik (uzun süre oturma) ve psikososyal (mobbing) tehlikeleri kapsıyor. 2025’te TİHEK verilerine göre, mobbing kaynaklı risk şikayetleri %25 artarak değerlendirmelerin önemini ortaya koydu.

Amaç: İş kazalarını, meslek hastalıklarını ve ramak kala olayları önlemek; çalışanların sağlığını ve işyerinin güvenliğini garanti altına almak.

Kimler Risk Değerlendirmesi Yapmalı?

Risk değerlendirmesi, sübjektif bir süreç olduğundan uzman bir ekip tarafından yapılmalı. Yönetmelik’e göre, risk değerlendirme ekibi şu kişilerden oluşuyor:

  • İşveren veya vekili (örneğin, okul müdürü, hastane başhekimi).
  • İş güvenliği uzmanı.
  • İşyeri hekimi.
  • Çalışan temsilcileri.
  • Destek elemanları.
  • İşyerindeki tüm birimleri temsil eden, tehlike ve riskler konusunda bilgili çalışanlar.

2025 Genelgesi, kamu kurumlarında bu ekiplerin her çeyrekte toplanmasını ve rapor sunmasını zorunlu kıldı. Örneğin, MEB’e bağlı okullarda 2025’te 10.000 risk değerlendirme ekibi kuruldu.

Risk Değerlendirme Aşamaları

Kamu işyerlerinde risk değerlendirmesi, şu dört temel aşamada yürütülüyor:

  1. Tehlikelerin Tanımlanması İşyerinde veya dışarıdan gelebilecek zarar potansiyeline sahip unsurlar (tehlikeler) belirlenir. Bu süreçte:
    • Çalışma ortamı, ekipmanlar ve iş süreçleri incelenir.
    • Çalışanlardan anket veya mülakatla bilgi toplanır.
    • Fiziksel (elektrik kaçağı), kimyasal (temizlik maddeleri), biyolojik (salgın riski), psikososyal (mobbing) ve ergonomik (ağır kaldırma) tehlikeler listelenir.
    • Örnek: Bir okulda bozuk asansör, mobbing veya kalabalık sınıflar tehlike olarak tanımlanabilir.
  2. Risklerin Belirlenmesi ve Analizi Tespit edilen tehlikeler tek tek incelenir; her birinin gerçekleşme olasılığı ve zarar şiddeti analiz edilir. Kullanılan yöntemler (örneğin, 5×5 Matris, FMEA) işyerinin özelliklerine göre seçilir.
    • Süreç: Riskler, sıklık (nadir, sık), etki (küçük, ölümcül) ve işyerinin kısıtlarına göre sıralanır.
    • Örnek: Mobbing riski yüksek olasılıklı (%70) ve orta etkili (ruhsal zarar) ise öncelikli sayılır.
    • 2025’te EcoOnline gibi dijital araçlar, kamu kurumlarında analiz sürecini %30 hızlandırdı.
  3. Düzeltici Faaliyet Planı Riskler, tamamen ortadan kaldırılmaya veya kabul edilebilir seviyeye indirilmeye çalışılır. Adımlar:
    • Tehlikeyi Kaldırma: Örneğin, bozuk ekipman değiştirilir.
    • İkame: Kimyasal bir madde, daha az zararlı bir alternatifle değiştirilir.
    • Kaynakta Mücadele: Mobbing için disiplin soruşturması açılır.
    • Plan, kimin ne yapacağı, başlangıç/bitiş tarihleri ve sorumluları içerir. Uygulama, düzenli denetlenir. Örneğin, bir hastanede kimyasal risk için 2025’te koruyucu ekipman dağıtımı %40 artırıldı.
  4. Risk Değerlendirmesinin Yenilenmesi Yönetmelik’e göre yenileme süreleri:
    • Çok tehlikeli işyerleri (hastaneler): 2 yılda bir.
    • Tehlikeli işyerler (belediyeler): 4 yılda bir.
    • Az tehlikeli işyerler (okullar): 6 yılda bir. Yenileme Gerektiren Durumlar:
    • İşyeri taşınması veya bina değişikliği.
    • Teknoloji/ekipman değişimi.
    • İş kazası, meslek hastalığı veya ramak kala olay.
    • Mevzuat değişikliği (örneğin, 2025 Genelgesi).
    • Yeni dış tehlikeler (örneğin, deprem riski).

Kamu Sektöründe Risk Değerlendirmesinin Önemi

Kamu işyerlerinde riskler, işin niteliğine göre farklılık gösteriyor. Örneğin:

  • MEB Okulları: Mobbing, kalabalık sınıflar, eski binalar (2025’te denetimler %20 arttı).
  • Sağlık Kurumları: Kimyasal riskler, enfeksiyon, ergonomik sorunlar.
  • Belediyeler: Saha işçilerinde fiziksel ve çevresel tehlikeler.

2025 Genelgesi, mobbingi psikososyal tehlike olarak sınıflandırarak, kamu personelinin ruh sağlığını koruma altına aldı. TİHEK, 2025’te mobbing riski şikayetlerinin %25’ini “yüksek öncelikli” olarak değerlendirdi.

Sonuç: Risk Değerlendirmesi Hayat Kurtarır

Risk değerlendirmesi, kamu işyerlerinde tehlikeleri tespit ederek çalışanların güvenliğini sağlıyor. 6331 sayılı Kanun ve 2025 Genelgesi, bu süreci zorunlu ve daha etkin kılıyor. Kurumunuzun İSG kuruluna katılın, tehlikeleri bildirin ve önlem alınmasını talep edin. Güvenli bir işyeri için risk değerlendirmesi sizin de hakkınız!

Sizce işyerinizde en büyük risk nedir? Deneyimlerinizi paylaşın!

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer Yazılar