Memur, İşçi ve Asgari Ücretli Arasındaki Görünmez Hiyerarşi!

Türkiye’de toplumsal yaşamın her alanında hissedilen, ancak adı resmen konmamış bir kast sistemi, sosyal ve ekonomik ilişkileri derinden etkiliyor. Statü, makam ve maddi gücün belirleyici olduğu bu düzen, kamu sektöründen özel yaşama kadar her alanda kendini gösteriyor. Toplumun farklı kesimleri arasında görünmez duvarlar örülürken, asgari ücretlilerin sesi ise çoğu zaman duyulmuyor. Peki, bu adı konmamış kast sistemi nasıl işliyor ve nasıl bir çıkış yolu bulunabilir?
Kamu Sektöründe Görünmez Duvarlar
Kamu sektöründe çalışan memurlar ve işçiler arasındaki ilişki, bu sistemin en net örneklerinden biri. Memurlar, kendilerini kamu işlerinin üzerinde görme eğiliminde olurken, işçilerle aralarına adeta görünmez bir duvar örüyor. Oysa her iki grup da aynı devletin çatısı altında, ortak bir amaç için çalışıyor. Ancak bu ayrım, iş barışını ve dayanışmayı zedeliyor. Daha da önemlisi, asgari ücretle geçinmeye çalışan milyonlarca vatandaş, bu hiyerarşinin en alt basamağında yer alıyor ve sesleri genellikle ya duyulmuyor ya da tamamen yok sayılıyor.
İşçi-Memur Çekişmesi ve Asgari Ücretlilerin Çaresizliği
Kamu işçileri ve memurlar arasındaki tartışmalar, bu kast sisteminin en görünür yansımalarından biri. Sosyal medya platformlarında, özellikle X’te, memur ve işçi grupları arasında sıkça körüklenen kavgalar, aslında daha büyük bir sorunun parçası. İşçi sayfaları, memur sendikalarının bu tartışmaları bilerek alevlendirdiğini ve ortak hareket etme çabalarını sabote ettiğini iddia ediyor. Ancak bu çekişmeler, asgari ücretle geçinmeye çalışanların sorunlarını daha da görünmez kılıyor.
Bu ülkede adı konmamış bir kast sistemi var gibi davranılıyor:
👔 Memur işçiye üstün,
👷♂️ Sendikacılar hepsinden üstün,
💰 Statü ve güç hep en değerli.Ama biz aynı sofradan yiyip aynı çatı altında çalışıyoruz.
Artık kavgayı bırakıp birleşme zamanı!
Haklarımızı parçalanarak… https://t.co/rUfLAZlvaB pic.twitter.com/xaxQa3wDBe— SEDAT ŞAHİN 🇹🇷͜͜͡͡✯ EMEĞİN SESİ (@emeginsesii) September 7, 2025